Siz değerli konuklarımızı alarak seyahatimize başlıyoruz. MANİSA-AKHİSAR-BALIKESİR-BURSA  güzergahından, yolda vereceğimiz molarla SAFRANBOLU’ya doğru yolculuğumuz başlıyor.

Uygun bir tesis veya restoranda ekstra sabah kahvaltımızı aldıktan sonra, özgün mimarisinde evleri, tarihi değerleri, kent kültürü, yaşam tarzı, gelenek ve görenekleri, yöresel lezzetleri ve  doğal güzellikleri ile etkileneceğiniz SAFRANBOLU’da nostaljik Arnavut kaldırımlı sokaklarında tarihi yapılarını gözlemliyoruz.KÖPRÜLÜ MEHMET PAŞA CAMİİ, GÜNEŞ SAATİ, CİNCİHANI, HAMAMI, BAKIRCILAR ÇARŞISI’nı görüyor ve HIDIRLIK TEPESİ’nde Safranbolu manzarasını fotoğraflayarak, rehberimizin Safranbolu hakkında bilgilendirmelerini dinliyoruz. Safranbolu lokum alışverişi için serbest zaman sonrasında, KASTAMONU’ya hareket ediyoruz. KALESİ, NASRULLAH KÖPRÜ ve NASRULLAH Meydanı’nı görerek, KASTAMONU HÜKÜMET KONAĞI, ŞERİFE BACI ANITI’nda fotoğraf çekimi yapıyoruz. Turumuzun devamında,  sarımsağı ile ünlü TAŞKÖPRÜ güzergahından SİNOP’a doğru yol alıyoruz. Öğle yemeğimizi meşhur Sinop Mantı’sı ile alıyor ve eski tarihi SİNOP CEZAEVİ’ni gezmeye gidiyoruz. Türkülerin bestelendiği, film ve dizilerin çekildiği bu ilginç yapıyı ziyaret ediyoruz.  Sinop sahilinde serbest zaman veriyor ve bu esnada, bölgede en gelişmiş el sanatlarından biri olan kotra (maket gemi yapım atölyelerini) hediyelik gemi maketi alışverişleri yapabilirsiniz. Ardından, BAFRA Ovası üzerinden, milli mücadelenin başlatıldığı şehir SAMSUN’a ulaşıyoruz. SAMSUN’da RADISSON SAMSUN veya RAMADA SAMSUN. Otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde

Otelimizde alacağımız sabah kahvaltısının ardından, Samsun' un simgesi haline gelen Avusturyalı Heykeltıraş H. Kriphel'e 1931 tarihinde yaptırılmış ATATÜRK HEYKELİ’nin önünde fotoğraflarımızı çektirdikten sonra,  Mustafa Kemal Atatürk'ün, kurtuluş mücadelesini başlatmak üzere 18 arkadaşıyla birlikte 19 Mayıs 1919 sabahı Samsun’a ayak bastığı TÜTÜN İSKELESİ’ne gidiyor ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının iskeleye çıkışlarını,  onu karşılamaya giden Samsun halkını, balmumu tekniği ile özel olarak yapılmış heykellerini ve Bandırma Vapurunu görerek, kurtuluş savaşımızın başlangıç anlarına tanıklık ediyoruz. Samsun’a veda ediyor ve Hekimoğlu’nun vatanı FATSA üzerinden ORDU’ya varıyor ve fındık alışverişi için mola veriyoruz. Buradan hareketle GİRESUN Kalesi, GİRESUN Adası’nı panoramik olarak rehberimizin anlatımı eşliğinde görerek  AKÇAABAT’a ulaşıyoruz. Akçaabat’ın meşhur köftesinden öğle yemeğimizi alıyor ve yönümüzü Maçka’da bulunan Altındere Milli Parkına çeviriyoruz. Altındere Milli Parkı içine girdiğimizde yeşilin her tonu ile karşılaştığınızda büyüleneceksiniz… Yemyeşil doğanın içinde bulunan 1250 mt yükseklikte, Karadağ’ın eteklerine kayalara oyularak inşa edilmiş, görenleri hayretler içinde bırakan SÜMELA MANASTIRI’nı gezmeye başlıyoruz. Rehberimiz anlatımları eşliğinde manastırın  muhteşem mimari yapısını gözlemliyor ve doğanın tadını çıkarıyoruz. Daha sonra yol güzergahımız üzerinde SÜRMENE’de Sürmene Bıçağı Mağazası’nda, Sürmene bıçaklarının nasıl sanata dönüştüğünü izliyor ve alışveriş, çay molası veriyoruz. Ardından Kaçkar Dağları’nın en güzel yaylalarından biri olan AYDER YAYLASI’na yolculuğumuz başlıyor…Dünyanın korumada öncelikli 200 ekolojik bölgesinden biri olan FIRTINA VADİSİ’nin göz kamaştıran doğa manzaraları eşliğinde ilerleyerek ÇAMLIHEMŞİN’de bulunan LOYA YAYLA OTEL’imize yerleşiyoruz. Akşam yemeğimizi yayla tesisimizde karadeniz müzikleri eşliğinde eğlenerek alıyoruz.

Yayla tesisimizde alacağımız sabah kahvaltısının ardından, AYDER YAYLASI keşfe başlıyoruz. İsteyen misafirlerimizle ekstra minibüslere biniyor ve üst yayla POKUT YAYLASI-ŞELALE ve KÖYLER turumuza başlıyoruz. (Sis,hava vb   durumlarda Pokut Yaylası yerine, Elevit Yayalası turu yapılacaktır) ŞENYUVA KÖYÜ’nü görerek, dizilere ve reklam çekimlerine ev sahipliği yapmış ŞENYUVA KÖPRÜSÜ’nde (ÇİNÇİVA KÖPRÜSÜ) hatıra fotoğrafı çekimi yapıyoruz. Ardından, yaklaşık 50 dakikalık bir yoculukla Karadenizin en güzel yaylalarından biri olan  meşhur POKUT YAYLASI’na ulaşıyoruz. Sosyal medyada, dergilerde, reklamlarda karşınıza çıkan bu büyüleyici manzarayı sizlerde görme şansına sahip oluyorsunuz. Rakımı 2050 m yüksekte bu yaylada, büyüleyici doğasını keşfederken bulutlara bu denli yakın olmanın verdiği keyif ve heyecanı anlatmaksa kelimelerin kifayetsiz olduğu anların içinde kalıyor.Dağın sırt kısmında inci gibi dizilen evleri, etrafı çevreleyen ağaçları ve muhteşem manzarayı fotoğraflayıp, SAL YAYLASI’na geçiyoruz. Tarihi yayla evleri, mera alanları, etrafta otlayan inekler, bulut denizi, insanların organik yaşantısı ve konuşmaları ile etkileneceğiniz bu ortamda,s erbest zaman veriyoruz. Buranın meşhur sucuk ekmeği ve sütlacından tatmanızı tavsiye ederiz. Turumuzun devamınsa bir tepe üzerinde kurulmuş ZİLKALE’yi görmeye gidiyoruz. Yeşillikler arasında, tüm ihtişamıyla yükselen bu tarihi yapıtı fotoğraflıyor ve şelaleler vadisi olarak bilinenen PALOVİT VADİSİ’ne hareket ediyoruz. Bu olağanüstü ortamda, asırlık porsuk ağaçları arasında yorucu olmayan keyifli yürüyüşler ile, ünlü  PALOVİT ŞELALESİ’ne  ulaşıyoruz.. Yaklaşık on beş metreden direk düşen su kütlesinin, müthiş görüntüsünü hayranlıkla izliyoruz. Turumuzun devamında, pek çok irili ufaklı şelaleler, dereler, çağlayanlar ve ormanlarla kucaklaşacağımız, ÇAT VADİSİ’nin de bir kısmını içine alan bölgede, harika fotoğraf karelerine ulaşabilirsiniz. Doğanın muhteşem güzelliği içinde HORON vuracağımız eğlenceli doğa gezimizi tamamladıktan sonra,  Çamlıhemşin’e geri dönerek Fırtına deresi kenarında  bulunan tesiste  yöresel öğle yemeğimizi alıyoruz. Bu esnada dileyen konuklarımız SALINCAK keyfi yaparken, isteyen konuklarımız da ekstra EĞLENCELİ ZİPLİNE ve RAFTİNG AKTİVİTE programlarımızı gerçekleştiriyoruz. Profesyonel ekiple, Fırtına Deresinin coşkun dalgalarında benzersiz ve hafızalarınıza kazınacak bir Rafting heyecanı yaşayabilir veya yediden yetmişe her yaş gruptaki  misafirlerimizin kolaylıkla deneyebilecekleri, çelik halatlarla bağlı bulunan sistem üzerinden, mekanik makaralar sayesinde, fırtına deresinin üstünde adeta uçarcasına karşıdan karşıya geçeceğiniz Zipline aktivitesine katılabilirsiniz.  Kahkahalar, eğlence dolu anlar sizleri bekliyor!Unutamayacağınız güzel bir günün sonunda LOYA YAYLA OTEL’imize geri dönüyoruz. Akşam yemeği ve konaklama yayla tesisimizde. 

Yayla tesisimizde alacağımız sabah kahvaltısının ardından, AYDER YAYLASI’da  masmavi bir gökyüzü ve yemyeşil orman dokusunun içinden dökülen GELİNTÜLÜ ŞELALESİ’nin oluşturduğu renk cümbüşünü hayranlıkla izleyip, fotoğraflarımızla bu güzel görüntüleri hatıralarımıza ekliyoruz.Burada yürüyüş turumuzu tamamlayıp, ARHAVİ-HOPA üzerinden ARTVİN’in ilçesi BORÇKA’ya doğru yol alıyoruz. Ülkemizin gizli cennet köşelerinden biri  olan BORÇKA - KARAGÖL’ü keşfe çıkıyoruz. Bizi bekleyen minibüslerle ekstra, dev ladin ağaçları ve minik şelalerin bize katıldığı bir yolculukla KARAGÖL’e ulaşıyoruz. Etrafındaki orman örtüsü ve büyüleyici renkleriyle bir doğa harikası olan KARAGÖL’de yürüyüşler yapıyoruz. Ağaçların rengarenk görüntüsünün göle yansıyan uyumunu hayranlıkla izleyip, fotoğraflarımızla bu muhteşem manzarayı ölümsüzleştiriyoruz.Öğle yemeğimizi Borçka’da yöresel tatlardan aldıktan sonra, TÜRKİYE-GÜRCİSTAN sınırımızı oluşturan SARP SINIR KAPISI’na hareket ediyoruz. Pasaporta ihtiyaç olmadan sadece (çipli) kimliklerimizle ekstra GÜRCİSTAN-BATUM’a geçiyoruz. (Batum’a daha önce gitmiş olanlar veya girmek istemeyenler HOPA sahilinde keyifli vakit geçirebilirler yada Hopa’da otelimizde dinlenebilirler) Karadeniz sahili boyunca ilerleyerek, güzel deniz manzaraları eşliğinde BATUM’un doğasını gözlemliyoruz. Zengin Gürcü kültürünü tanımak üzere buradaki turumuza başlıyoruz. Önce, evli çiftlere şans getirdiğine inanılan  SAINT ANDREW HEYKELİ, ÇORUH NEHRİ, GONİO KÖPRÜSÜ’nü, Roma döneminden kalma GONIO APSAROS KALESİ’ni göreceğiz. Farklı mimarileri ile dikkat çeken TERS BİNA, ADALET BİNASI BATUM LİMANI, SAAT KULESİ, ALFABE KULESİ, ALİ NİNO HEYKELİ’ni görüyor ve şehir merkezine geçiyoruz. Merkezde TİYATRO BİNASI, POSEİDON HEYKELİ,  PİAZZA KULESİ, HÜKÜMET BİNASI, KAMU BİNALARI, Avrupa Meydanında bulunan MEDEA HEYKELİ gibi görkemli yapıtlar görerek, fotoğraf çekimlerimizi gerçekleştiriyoruz. BATUM SAHİL PARKI’nda vereceğimiz molanın ardından (ekstra) akşam yemeğimizi alıyoruz. Şehrin  en çok kendinden söz ettirdiği ışıl ışıl rengarenk aydınlatılmış  yapılarının gece  görüntüsünde keyifli zaman geçiriyoruz. Batum turumuzu tamamlıyor ve HOPA’da  4*PALURİ OTEL’ imize yerleşiyoruz.

Otelimizde alacağımız sabah kahvaltısının ardından, RİZE’ye gitmek üzere tekrar otobüsümüzde yerlerimizi alıyoruz. Rize’yi panoramik görerek, yöreye özgü dokuma çeşidi olan RİZE BEZİ (feretiko) Atölyesine uğruyoruz.  Burada hem bilgi alıyor, hem de alışveriş yapma imkanı buluyoruz.Daha sonra,OF-ÇAYKARA-TAŞKIRAN istikametini takip ederek, Karadeniz bölgesinin önemli turizm merkezlerinden biri olan UZUNGÖL’e ulaşıyoruz. Vadinin ortasında bulunan ve yamaçlardan düşen kayaların HALDİZEN Deresi’nin önünü kapatmasıyla oluşmuş olan bu göl, muhteşem orman örtüsü ile Alplerin güzelliğini kıskandıracak derecede... Göl etrafında keyifli yürüyüşler yaptıktan sonra, fotoğraf çekimlerimizi tamamlayıp, Uzungöl’den ayrılıyor ve SÜRMENE’nin meşhur pidesinden tatmak üzere öğle yemeği molası veriyoruz. Yemek sonrasında yol güzergahımız üzerinde bulunan ÇAY FABRİKASI’na uğruyoruz. Dalından koparılan çayın geçirdiği evrelerini görüp,  yetkililerden bilgi alıyor ve bizlere ikram edilen çaylarımızı keyifle içiyoruz. TRABZON’a doğru yolumuza devam ediyoruz. TRABZON-SOĞUKSU semtine ulaştığımızda, Atatürk’ün Trabzon’a geldiğinde konakladığı ve sonrasında müze haline getirilerek eşyalarının sergilendiği ATATÜRK KÖŞKÜ’nü geziyoruz. Turumuzun devamında Trabzon’a has olan Telkari Sanatının örneklerini görebileceğimiz TELKARİ Mağazası’na uğruyoruz.  GÜMÜŞ ve TELKARİ hakkında bilgi alıp, gümüş el dokuma hasır takımlar ve yine yöreye özgü gümüş takunya ve telkârinin ortak işlendiği çeşitli hediyelik eşya ve takı alışverişleri yapıyoruz. Tekrar otobüste yerlerimizi aldıktan sonra, AKÇAABAT yönüne hareket ediyor ve bizi bekleyen minibüslere binerek (yayla çantalarımızı unutmayalım) geniş ladin ormanları ve geleneksel yayla evleriyle bezenmiş yeşilin her çeşidini görebileceğimiz, en çok tercih edilen mesire yerlerinden biri olan KAYABAŞI YAYLASI’na gidiyoruz. Doyumsuz manzaralar eşliğinde ilerleyerek ahşap bungalov evlerden oluşan KAYABAŞI YAYLA KENT evlerine yerleşiyoruz. KAYABAŞI YAYLASI etrafında yapacağımız kısa yürüyüşlerde, doğa ile başbaşa rengarenk çiçekler arasında unutulmaz keyifli anlar yaşıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama  yayla tesisimizde. Yemekten sonra (hava şartları müsait olursa) dışarıda, ATEŞ PARTİSİ’ne katılıyoruz. Alevlerin dansı ile horon dansının bütünleştiği unutamayacağınız bir  KARADENİZ GECESİ yaşıyoruz.

Karadeniz dağlarında uyanmanın zindeliği ile yayla otelimizde kahvaltı yaparak, yayladan ayrılıyor ve Karadeniz bölgesinin yöresel ürünlerinden almak üzere  alışveriş molası veriyoruz. Sahil yolundan mavi ve yeşilin muhteşem tonlarını eşliğinde GİRESUN’a güzergahından ORDU’ya geçiyor ve bu  mükemmel kenti doyasıya seyredebilmek için, adına türkülerin yakıldığı BOZTEPE’ye teleferik ile çıkıyoruz. Bir tarafında Ordu manzarası, bir tarafında uçsuz bucaksız Karadeniz manzarasını fotoğraflıyoruz. Ardından Türkiyenin en uzun Nefise Akçelik Tüneli’nden geçerek, uygun molalarla, Orta Karadeniz’de Yeşilırmak Vadisi Herşena Dağı eteklerine kurulan, Osmanlılar döneminde Şehzadeler Şehri olarak bilinen AMASYA’ya ulaşıyoruz. Ayrıca, krallık başkentliği yapmış, bilim adamları, sanatkarlar, şairler yetiştirmiş AMASYA’da ilk olarak, SARAYDÜZÜ KIŞLASI’nı (Amasya Tamiminin imzalandığı yer) dışarıdan görüyoruz. KUNÇ KÖPRÜSÜ’nden geçip, TARİHİ SAAT KULESİ, YALI BOYU EVLERİ, ALÇAK KÖPRÜ, HARŞENA  KALESİ, KRAL KAYA MEZARLARI, ŞEHZADELER GEZİNTİ CADDESİ, STRABON HEYKELİ, FERHAT ile ŞİRİN HEYKELİ, fikir, zikir, şükür felsefesi üzerine oturtulan BAYEZID KÜLLİYESİ ve tarihi ÇINAR AĞAÇLARI, AMASYA’da göreceğimiz yerler arasında yer alıyor. AMASYA’da LALEHANHOTEL’e yerleşiyoruz.Akşam yemeğinden sonra, isteyen konuklarımız, nehir kenarında yürüyüşler yapabilir, tekne turuna katılabilir, Amasyanın gece ışıklı muhteşem görüntüsüne tanıklık edebilirler.Konaklama otelimizde.

Otelde alacağımız kahvaltının ardından, FERHAT ve ŞİRİN’in destansı aşklarına tanıklık eden FERHAT SU KANALLARI’ nı görerek, geri dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. İlk molamızı ÇORUM’ da veriyoruz. Ünlü Çorum leblebisi aldıktan sonra ANKARA- AFYON- UŞAK-KULA-SALİHLİ-TURGUTLU güzergahı ile akşam saatlerinde İZMİR’e ulaşıyoruz. Karşıyaka, Alsancak, Konak ve Üçkuyular’da misafirlerimizi bindikleri duraklarda bırakarak, bir başka seyahatimizde buluşmak üzere vedalaşıyoruz.